Arnavutköy Terkos ve Sazlıbosna gölünde misina ağ denetimleri hız kesmeden sürüyor. Balıkçıların yasak olmasına rağmen su ürünleri avında kullanılan, hayalet ağ olarak da bilinen misina ağları toplanmaya devam ediliyor.
Arnavutköy İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Su Ürünleri Kontrol Görevlileri ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı İstanbul Şube görevlileri ve Fahri Av Müfettişlerinin ortaklaşa gerçekleştirdiği denetimde 11.000 metre misina, 500 metre fanyalı ağlar ve 31 adet pinter ağ göl çevresinde bulundu.
40 Günde Metrelerce Ağa El Konuldu
Toplanan ağlara 1380 sayılı kanun kapsamına göre, el konuldu. Ağlar içerisinden çıkan 6 adet Yayın balığı, 13 Tatlı Su Levreği, 25 adet Sazan, 12 adet Çapak, 4 adet Turna, 25 adet Kadife balığı suya salınmıştır.
Denetimlerde 40 gün süre içerisinde 23.000 misina ağı, 500 metre fanyalı ağı, 31 adet printer ağa el konuldu. Yasak olmasına rağmen balık avcılarının su ürünleri avında kullanılmış olduğu misina ağlar Arnavutköy Terkos Gölü ve Sazlıbosna Gölü içinde yaşayan canlılara zarar vererek ekolojik dengeyi bozuyor. Ayrıca göl içerisindeki bitki ve canlıların ölümüne sebebiyet veriyor. Misina ağların yaklaşık 300 yıl gölüm içerisinde çürümediği ve canlılara zarar verdiği biliniyor.
Misina 300 Yıl Göl İçerisinde Çürümüyor
Arnavutköy Avcılar Atıcılar ve Amatör Balıkçılar kulübü derneği Olcay Karabağ denetimler ve misina hakkında bilgi vererek, “Naylondan imal edilen misina avlanmak amacıyla suya atıldığında yırtılarak ya da koparak su içerisinde kalabilir ve 300 yıl çevre kirliliğine sebep olur. Suda kalan misina ya da parçaları akıntılı sularda zamanla birikerek akıntının önünde bir set oluştururlar ve akıntıyı yavaşlatarak yada keserek oluşturdukları setlere balıkların takılmasına neden olur. Balıkların yanı sıra diğer deniz canlılarının da bu sete takılmasına neden olur. Çürümesine ve suyun ve suyun kirlenmesine olarak su kirliliğini de yaratırlar. Kirli sularda balıkların yaşaması olanaksızdır. Misina ya da parçalarına takılan balıklarla beslenene canlılar misinaya takılan balıkları yemek için yaklaştıklarında kendileri de bu parçalara takılarak can verirler. Suya bağımlı olarak yaşayan ördek, su samuru, leylek, balıkçıl gibi canlıların canlıların boğularak veya açlıktan büyük ıstırap içinde ölmelerine neden olur. Bu nedenle düzenli olarak denetimler yapılır ve bu tür zararlı maddeler temizlenir” diyerek misinanın su canlıları için su canlılarına zararlarını belirtti.