fbpx

Ç.M: Mega projeler İstanbul’u Susuz Bırakacak

Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, İstanbul’da su havzalarını inceleyerek bir rapor hazırladı. Su havzalarının durumunu ve yıllar içindeki nitelik-nicelik değişimlerini verilerle ortaya koyan ÇMO, İstanbul’un yaşanabilir bir kent olabilmesi adına mega projeler başta olmak üzere ekolojik yaşam alanlarının plansız ve rant odaklı yapılaşmaya açılmasına derhal son verilmesi gerektiğini belirtti. ÇMO, bugün yaşanan su krizinin sorumlularından biri olan İSKİ’yi göreve çağırdı.

Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, İstanbul’un Avrupa Yakası’ndaki su havzalarını yaptığı teknik gezilerle inceleyerek raporladı. ÇMO, 3. Köprü- Kuzey Otoyolu, Kanal İstanbul ve 3. Havalimanı gibi mega projelerin durdurulmaması durumunda su krizinin daha da derinleşeceğini söyledi. ÇMO, İstanbul’un tüm sulak alanlarını besleyen bu nedenle de yaşamsal öneme sahip olan kuzey ormanlarının yapılaşmaya açılmasının ve her türlü tahribatının su havzalarını yok edeceğini, İstanbul’u her yıl daha da susuz bırakacağını belirtti.

cmo_rapor_1ÇMO raporundan notlar;

cmo_rapor_sudag

İstanbul’da su havzalarının konumu, havza sınırları, yakın, orta ve uzak mesafe koruma bantları çizgileri gösterilmektedir.

cmo_rapor_suhav

Proje Alanı 1: Küçükçekmece Havzasında 4.400 ha’lık alanı kapsamaktadır. İçme suyu havzası niteliğini, yerleşim yerlerinin genişlemesi ve kirlenme nedeniyle kaybetmiştir. Karara göre bakanlık bu alanları yeni yerleşim alanları olarak planlamaktadır Proje Alanı 2: Kayabaşı’ndan başlayarak oluşturulacak Yenişehir bölgesini kapsamaktadır. 25100 ha’lık bir alan olan proje alanında, İSKİ içme suyu havzası niteliğini koruyan ve yapılaşmanın yasak olduğu Sazlıdere barajı ve su havzası da yer almaktadır. Bu proje ile Sazlıdere havzası ve tarım arazileri tamamen kaldırılarak bölge yapılaşmaya açılmaktadır.

cmo_rapor_yagıs

İstanbul’da yıllara göre yağış dağılımını gösteren grafik, 2014 yılı yağışlarının AKP’nin bahsettiği gibi “kuraklık” seviyesinde olmadığını hatta yıl ortalamalarına oldukça yakın olduğunu gösteriyor. Ancak her geçen gün betonlaşan, doğal yaşam alanları ranta açılan İstanbul çözülemez bir su krizine doğru gidiyor

cmo_rapor_2

Sazlıdere Havzası’nın toplam drenaj alanı 165 km2 olup bu alan içerisinde tarım arazileri ve meralar, yerleşim ve sanayi alanları, ormanlık alanlar ve baraj alanı bulunmaktadır. Havza mutlak koruma kuşağı ve havza kısa mesafeli koruma kuşağı içinde bulunan yerleşimi alanı İSKİ İçme Suyu Havzaları Yönetmeliği’ne aykırıdır ve Sazlıdere havzası için hem kirlilik tehdidi oluşturmakta hem de bu yerleşim alanına düşen yağışın barajı beslemesini engellemektedir. İstanbul’da yaşanan yapılaşma ve kuraklık probleminden etkilenen Sazlıdere’nin doluluk oranı %7.58’e düşmüş durumdadır. %92’isi kuruyan ve Kanal İstanbul projesinin gerçekleşmesi durumunda, kanal güzergahı içinde kalarak tamamen ortadan kalkacak olan Sazlıdere, şu an can çekişmektedir. Gündemdeki Kanal İstanbul Projesi ile de havzanın tamamen ortadan kaldırılması planlanmaktadır.

cmo_rapor_3

Büyükçekmece Gölünün sularının büyük oranda çekildiği ve barajın kuruma tehlikesi ile karşı karşıya olduğu görülmüştür. Koruma kuralları hiçe sayılarak yapılaşmaya göz yumulan Büyükçekmece Gölü doluluk oranı %.7.96’a düşmüş durumdadır. %90′a yakını kuruyan Büyükçekmece Gölünün, havzadaki yapılaşmanın devam etmesi ve gölü besleyen akarsuların korunmaması durumunda; gerek su kalitesi gerekse miktarı yönünden giderek kullanılamaz hale gelmesi kuvvetle muhtemeldir.

cmo_rapor_terkosTerkos Havzası; yaklaşık olarak 736,2 km2 alanı olan ve İstanbul’un yaklaşık %20′lik su ihtiyacını karşılayan ikinci büyük havzasıdır. Havza sınırları içerisinde Çatalca ilçesine bağlı 18 yerleşim alanı bulunmakta ve havza yaklaşık 30.000 kişinin baskısı altındadır. Terkos Gölünün sularının ciddi bir miktarda çekildiği ve gölün, havzada yürütülen faaliyetlerden kaynaklanan kirlilik baskısı altında olduğu görülmüştür. Havzanın hemen yanı başındaki 3. Havalimanı projesinin inşaat aşamasında, inşaat faaliyetleri ve hafriyat dökümü sırasında oluşacak toz ve egzoz emisyonları gölü olumsuz etkileyecektir. Projenin inşaat aşamasında, alanda bulunan akarsuların yataklarının tahrip edilmesi sonucu Terkos Gölü’nün su toplama miktarlarında azalma ve yüzeysel akışlarla kirlilik yüklerinde artma gerçekleşecektir. Su toplama alanı 736,2 km2, su alanı 39 km2 olan Terkos Gölü havzasını besleyen 2 adet derenin, yapılması planlanan inşaat çalışmaları sonucu, bağlantısı kesilecektir. Söz konusu derelerin tahrip edilmesi sonucu barajda su toplama miktarında azalma ve yüzeysel akışlarla kirlilik yüklerinde artma gerçekleşecektir. Terkos gölü havzasını besleyen Ceko deresi ve devamındaki adı Üstülük deresi olan dere ile Yeniköy deresinin bir kısmı tahrip edilecektir. Bu kapsamda Terkos dere akış güzergahlarının bu durumdan etkilenerek su potansiyelinin azalacağı görülmektedir. / politeknik.org.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir